Honoré de Balzac - Vadideki Zambak

 

KİTAP ÖZETİ

Baş kahramanımızın adı Felix.Balo tarzı bir yerde bir kadına rastlıyor. Kadın omuzları açık bir elbise giymiş. 20 küsürlü yaşlarında olan bu çocuk bundan etkileniyor ve macerası böyle başlıyor. Onu unutamıyor ve kader onu ona buldurtuyor. Kadın evli 2 çocuğu var ve bir Kontestir.

Kont ve Kontes kendi şatolarında yaşıyorlar. Kontesin sorunlu bir evliliği var. Ve Felix ile arkadaş olup bir nebze bu yükünü hafifletmek istiyor. Felix, Kont ile arkadaş oluyor ve eve sürekli girip çıkan bir aile dostu oluyor. Felix’in aşkı günden güne büyüyor ve bir büyü gibi gizemli bir halde devam ediyor.

Kontes sürekli ona, “beni teyzem gibi sevin Felix, yoksa hiç sevmeyin. Bu hayattaki tek sermayem onurum ve çocuklarım diyor”, ki çocuklarına çok düşkün ve sabırlı bir kadındır.
Vadideki zambak kadını yani kontesi temsil ediyor. Yaşadığı yer çünkü bir vadi kasabası, insanlardan uzak, doğa ile içiçedir. Felix, bu güzel ve asil kadına vadideki zambak adını koyuyor daha tanımadan evvel…”

Kadınlarla ilgili bir yorumun daha doğrusu tespitin yapıldığı bir kısım. Felix, Paris’e dönecek ve kontes ona mektup yazıyor. 4-5 sayfalık o mektubun içinde geçen bir kısım. Felix, Pariste Kralın yanında önemli bir görevde yer alıyor ve onun gözünde önemli bir yere sahip oluyor. Felix 2 seneye yakin orada kalmıştır. Hem büyümüş küçük bir çocuk görünümünden çıkmış. Hem saygın biri olmuş hem maddi açıdan iyileşmiştir. Geriye 6 aylığına dönmüş. Vadideki zambağına bağlılığı o kadar şöhrete rağmen hiç sönmemiş ve ondan başkasını düşünmemiştir. Çocuklar büyümüşler. Kont daha da huysuzlaşmış, yeni yeni huyları ortaya çıkmıştır.

Kitap sona yaklaşıyor. Kont elli iki günlük ağır bir hastalık geçirir. Bu sırada farkında olmadan Felix ile (kontesin izin verdiği hitapla) Henriette, daha bir yakınlaşırlar. Hatta Felix bu anlar için, “bir karı koca gibiydik” sözleriyle anlatacaktır. Kont iyileşir ve eski huysuzlukları devam etmektedir. Felix tekrar geri Parise döner. Burada bir leydi ile tanışır. Henriette mektubunda genç kızlardan uzak durmanın
“her zaman daha mantıklı olacağını ve daha yaşını almış kadınlarla ilişki kurmanın daha iyi olacağını söylemiş”tir. Felix’te yine saygın çevreden olan yaşını almış ve çocukları olan bir Leydi’nin ihtirasına kapılır. Aslında kadın onu bu duruma getirmiştir. Ben kölenizim ve emrinizdeyim, demiş, şuh tavırlar sergilemiş ve bu yönde pekçok etkilemek için tavırlar da bulunmuştur. Bundan kontesinde haberi olur. Uzun sürenin ardından geri döndüğünde ona dargın davranacaktır.

Felix ise şunu söyler, “benim zambağım. Siz benim ruhumsunuz, o ise benim sadece bedenim olabilir ve bedenen beni tatmin edebilir. İstediğim zaman onu def edebilirim.”
Romanda, “Henriette‘yi biz sadık bir kadın profilinde görüyoruz. Konttan çok acılar görmekte, onu sözleriyle ezip, sürekli küçük gören ve her fırsatta; bakın işte kadınlar böyledir, diyerek onu aşağı çekmeye çalışan biridir.”

Kont, o acı sürgün zamanlarına denk gelmiş, savaşı ve onun ardından gelen yıkımı tatmış biridir. Kendini küçük görmekten ve bundan dolayı etrafında bu eksikliğini hissettirmemek için herkesi baskılayan, emri seven, küçük zaferlerle mutlu olan ve Felix’le yaptığı satranç turnuvalarında yenildiğinde hemen herşeyi yakıp yıkabilen, yenilgi ve güçsüzlüğü kabullenemeyen biridir. Yine de bir çocuk gibidir. Zaman zaman Henriette’nin çocuklara olan ilgisini kıskanır. Kitabın sonu umulduğu gibi bitmiyor, ki aslında bu ne umduğuna da bağlı birseydir.
Henriette, Leydi’yi ismi Annebel , kıskanır ama bunu hep içinde yaşamaya çalışır. Onu da gelirken yakında bir yere getirdiğini anlar ve buluşacakları gün onun yanında gider. Amacı Felixini elinden alan bu kadını görebilmektir. İkisi de birbirini görür ama aralarında konuşma geçmez. Bu olaydan sonra her iki tarafta hırçınlaşır ve Felix her iki tarafa da sevgi sözcüklerinde ve vaadlerde bulunarak yatıştırır.
Henriette hep içinde yaşarken bunu diğer tarafta leydi hep vahşice, kadınca ve ihtirasla
yüzüne vuracaktır.
Felix Paristedir ve Leydi ve siyaset işleriyle gününü geçirirken bir haber ile İngiltere’ye geri döner. Kontes hastadır. Ama bunun Felix’e söylenmesini istememiştir.
42 gündür, yememiş ve uyumamıştır. Bundan sonra Felix’e ölmeden önce bir mektup bırakır. Tüm duyguları yazmaktadır. Ve bu mektupta biz aslında Kontesin Felix’e çok aşık ve bağlı olduğunu ve Leydi ortaya çıktıktan sonra aslında çok büyük acılar yaşadığını ve aşırı kıskanç bir kadın olduğunu, bundan dolayı kendini ölüme sürükleyecek kadar herşeyden vazgeçerek yemeden, uykudan ve çocuklarının bakımından vazgeçtiğini görüyoruz.

Kontesin son anları anlatılır bu kısımlarda..İki rahip, evlerine girip çıkan doktor, çocukların tavırları ve Kont.. Kız olan çocuk ona düşmanca bakmaktadır. Hepsi ikisi arasındaki o ilişkiyi öğrenir ve sadece kız bunu affedemez ve onu bir daha buralarda görmek istemediğini söyler. Bundan sonra Paris’e dönen Felix, Henrattanın mektubunda dediği gibi Leydi’nin aslında onu kandırdığını ve duyguları bitince nasılda kendini çektiğini görür. Artık Felixi istemeyecektir.

Felix bütün kadınlara küsmüş ve “onlarsız hayatın daha iyi olduğunu düşünüp işte asıl özgürlük buymuş,” derken, bu sefer Natalie adında birini sever. Aslında romanın ortalarından sonra bu isimle karşılaşıyordum ama kim olduğunu öğrenmek için epey sabrettim. Ve anladım ki romanın ilerleyen diğer bir kısmı aslında Natalie yazılmış mektuplarla yaşadığı bu iki aşk macerasını anlattığı yerlermiş.
Natalieye tutulur ve ona mektup yazar. Mektupta “tüm olanları itiraf ettiğini ve bir ilişkiye başlayacaksa eğer bunları bilerek açıkça ona geldiğini,” söyler.

Kitap onun mektubuna verilen cevapla son bulur. Pek manidar olan bu mektupta Natalie şöyle demektedir: “Bu yaşadıklarınız epey zor ama ben ölmüş bir kadının ruhuyla ve hala hayatta ama
bir zamanlar tutkuyla bağlanmış ve her ikisini de mutluluk veremeden ikisininde umutlarını söndürdügünüzü bilerek sizinle bir ilişki yaşamak istemem. Ve biliyor musunuz Kont Felix, eğer bir kadınla bir ilişki yaşamak, mutlu bir hayat sürmek istiyorsanız yaşadıklarınızı bu kadar açık anlatmamalısınız. Bir dost olarak bunu söylüyorum ki hiçbir kadın bunu açık yureklilikle size söyleyemezdi.” der ve kitap son bulur.

Share Share Editor: misti | Posted: 2017/06/06 | Views: 1893

Comments

17 + 8 =
Ana Sayfa | Arama | İletişim | Kullanım Şartları
Editor